Masklarımızı Çıkaralım

Afrika ülkelerinin gelişmemiş dediğimiz, eğitimsiz dediğimiz bazı ülkelerinde hani tahtadan, deriden, vb lerinden yaptıkları ,törenlerinde ellerinde tüylü sopaları yüzlerindeki boyaları ile ilkel dediğimiz çalgı aletleri ile (tamtam) dediğimiz çalgı ve danslarını çoğumuz filmlerden, belgesellerden tanırız. Ülkemizde gidip yerinde görenlerimizde vardır . Rahmetli Barış abimiz gitmiş ,görmüş çekimler yapıp ülkemize tanıtmıştır. Hiç film izlememiş olanlar bile onun bu çektiği proğramlarından hatırlarlar. İşte eğitimsiz dediğimiz dünyanın bir yerinde ki bu masklar artık günümüzün gelişmiş ülkelerinde moda diye kullanılır oldu. Nasıl mı ? Her sabah evden çıkmadan önce yüzlerimize sürülen kremler, allıklar, tonu koyulaştırıcılar ya da açıcılar, renklendiriciler adına güzel görünme, bakım  diyoruz. Birde yatmadan önce cilt bakımı dediğimiz gece masklarımız vardır. İlk önceleri sadece çalışan kadınlarımızın iş statülerine göre maskları vardı, şimdi artık hepsi birbirine benzeyen masklar kullanır oldu. Adına moda diyoruz. Bu yılın moda renkleri, bu yılın tarzı cümlelerle yakışsada yakışmasada moda uğruna masklarımızı takıyoruz. Eğitimli eğitimsiz masksız dolaşamaz olduk. Kim gerçek yüzü ile dolaşır anlaşılmaz durumda insanlarımız. Eğitimsizler özel tören günlerinde kullandıkları masklarını eğitimliler her gün kullanır oldu. Çok sever olduk maskları, niye diye hiç düşünmeyiz.Gerçek yüzlerimizi saklamak için bu kadar zahmet yerine içten açık kalpli, dürüst olmak için el ele versekte masklarla dolaşma işkencesinden kurtulsak nasıl olur acaba? Cilt bakımı ,temizlik güzeldir temiz bir ciltle dolaşmak, ben buyum diyebilmek varken illa ki masklarıızı beğensinler diye uğraşmak niye? Masklarımızı beğenmeleri bizleri beğenmekmidir diye hiç düşünmeyiz. Hani dama taşlarını dizerlerde sonra bir yerinden hafifçe dokunurlar, dizi halinde dama taşları devrilir, yıkılırlar, nasılda güzel ses çıkarırlar:) İşte maskları damalar gibi dizsek, en başından şöyle hafifçe dokunsak, bütün masklar dizi halinde devrilseler, gerçek yüzler ortaya çıksa ve herkes birbirini tanısa. Şu maskeli balolardaki yüzleri nasıl tanıyamıyorsak masklı yüzlerin gerçek yüzlerinide, kalplerinide tanıyamaz olduk. Kalbi, ruhu, kişiliği nasıldır onları görsek diyorum. Biliyorum ki çoğu insan bu satırları okuduğunda evet gerçekten böyle olsa bütün insanlar dediklerini duyar gibiyim. Sadece kadınlarımız değil erkeklerimiz içinde böyle onlarda masklarını çıkarsınlar diyorum. Yaradan en güzel şekilde yarattığı kullarının bu hallerini gördükçe kimbilir ne diyordur. Kadının birinin canını almaya gelir azrail, yalvarır yakarır, biraz süre ister. azrail tamam der süre isteğini kabul eder. Kadın sevinçle kuaföre gider saçını boyatır makyacını (maskını) yaptırtır, mutlu olarak evine dönmek üzere kuaförden yola çıkar, tam karşıdan karşıya geçerken araba çarpar kadın ölmek üzere bir bakarki baş ucunda azrail. Kadın son nefesinde azraile çıkışır, hani bana süre vermiştin sözünde durmadın der. Azrail ben normal halinde sana süre vermiştim, bu halinle seni nasıl tanıyayım der:) İnsanlar gerçek yüzlerini masklarla saklasalarda değişen hiç bir şey olmuyor, bir bunu anlayabilsek.

Paylaşmak güzeldir

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Süre doldu. Lütfen kodu yenileyerek tekrar yazınız.

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.