İçimdeki muzip çocuk yine şımarıklık yapmak istiyor diyorum ben buna, bu içimdeki şımarık çocuğu seviyorum, iyi ki zaman zaman şımarıklık yapıyor,bana yaşamdaki çirkinlikleri, acıları, hüzünleri, özlemleri unutturuyor. İyi ki şımarık çocuğum var. Bir yerde okumuştum.Kitapsız demesinler diye kitap yazdım.İşte o zaman şımarık çocuğum hafifçe tebessüm etti,muzipçe gülümseyerek. Başkalarının yazdığı kitapları yıllardır okuyorum, ilerde doğmayan çocuklarım kitapsız demesinler diye kitap yaptım:) Allahsız, kitapsızlar sözleri geldi bir anda aklıma.Yani kitapsız kalmamalıyımdım, Bir an ister istemez Kuranı düşündüm, senin kitabın var ey güzel insan korkma sana kitapsız demezler dedim içimden. İşte muzip çocuğumun yine bana yazmam için küçük bir şakası diyorum ben buna. Dünyada herkes okuma yazma bilmiyorki, bilse de kitap yazmıyor ki, şimdi kitap yazıp yayınlayamanlar kitapsız mı? Çocukları, torunları onlardan utanacak mı? Şükür ben Kitabımı biliyorum ama ne olur ne olmaz, ilerde kitapsız dememeleri için en azından yazmaya başlamışım dedim bir anda. Ne olur ne olmaz ben bildiğim kadarı ile yazıp bir kitap çıkarayım, ilerde benimde çocuklarım, torunlarım kitapsızım diye benden utanmasınlar. Oysa yazarak sadece beynimizdeki birikmiş duygularımızı kağıda aktarıyoruz .Geçmişte yaşayan insanlarda taşlara, ağaç kabuklarına, ağaç yapraklarına, duvarlara, hayvan derilerine, o zamanki yaşadıklarını aktarmamışlar mı? Müzeleri gezdiğimde geçmiş dönemlere ait yazılara baktığımda şimdi okuyamadığımızı ve anlamadığımızı biliyorum, bizlerde bu döneme ait yazılarımızla hep bir şeyler yazıyoruz bir yerlerde, iler ki yıllarda belki demiyorum kesin olarak bizim yazılarımızıda bulan insanlar anlamak için çok uğraşacaklardır:) Hangi döneme ait hangi topluluktan gelmiş vs. diyeceklerdir. Olsun ben yinede yazmalıyım diyorum kitapsız demesinler:) Ben yazayımda, önlemimi alayım, ileride okuyabilirler ya da okuyamazlar, ben yaşadığım sürece bildiklerimi öğrendiklerimi yazayımda ne olur ne olmaz, kitapsız demesinler:)