Dünya Güzel mi?

Dünya güzel mi sorusuna  herkes farklı yanıtlar verir. Kimine göre güzel, kimine göre değildir. Acaba neden  farklı düşünceler söyleniyor, olup olacağı dünyamız bir tane. Oonu, bitirdiğimizde yenisini alıp yerine koyamayız. Çarşıdan alınmaz, mendile konmaz, ondan tatlı bir şeyde yoktur. Dünyamızı hem severiz, hem kötüleriz, bu nasıl bir çelişkidir? Dünyayı insanların, hayvanların, bitkilerin yaşamlarını idame etmesi için yaradan en güzel şekilde yaratmış ve biz insanoğlu bunun kıymetini, değerini bilemiyoruz, dünya çirkin diyoruz. Yaradana nankörlük değilde nedir bu? Dünyayı yaratıp bana ve tüm kullarına en güzel şekilde, her ihtiyacımızı görecek şekilde düzenleyen rabbime öncelikle şükranlarımı sunuyorum. Biz zavallı kullar bu güzel nimetine nankörlük yaptığımızıda biliyorsun, bizleri affet, nankör kulların yüzünden şükredenleride cezalandırma rabbim diyorum. Dünyamız dört mevsim her ihtiyacımızı görecek şekilde devamlı kendisi ile birlikte rızıklarıda mevsimlere göre düzenliyor, hiç şikayet etmeden. Oysa biz insanlar kendi davranışlarımızı düzenlemesini bile beceremezken hala dünyayı suçluyoruz. Dünyamızın kalbine, midesine, kafasına, böbreğine, karaciğerine, dalağına… Yaptığımız eziyetleri nedense hiç düşünmeyiz. Binalar yapacağız diye toprağı delik deşik ederiz, ekip biçeceğiz diye öyle, madenler arayacağız diye öyle, suları elde etmek için öyle, dünyamızın damarları olan nehirlerinin yerlerini değiştiririz, dağlarının her yerini delik deşik ederiz. Hala dünyamızı kötüleriz, oysa dünyamız hiç şikayet etmeden zamanını bilemediğimiz süreden beri biz insanlara hiç karşılık beklemeden hizmet ediyor. Oysa biz insanlar her ne yaparsak karşılığını bekleyenlerdeniz. O zaman insanlar mı güzel, dünya mı güzel sorusunu bir teraziye koydum, tarttım. Dünyanın güzelliği ağır bastı, itiraf ediyorum. Ona çirkin dediklerinde içim acıdı, dünyayı yaratandan dolayı bana ve tüm yaradılmışlarına en güzel şekilde yaratıp sunduğu için şükrediyorum, kendi adıma. Biliyorum ki doğduğum günde, öleceğim günde yine dünyada olacağım. Üzerinde gezip dolaşamayacağım belki ama yine onun üzerini yorgan gibi kaplayan toprağının altında olacağım, yani yine onunla olacağım. Ölenleri marsa, jüpitere, aya, gömmüyorlar ya da astrnotların bazıları gibi uzay boşluğuna ölülerimizi bırakmıyorlar. Dünyayı sevmeyenler, beğenmeyenler bir kez daha düşünmeli ki acaba dünya mı çirkin, yoksa biz insanlar mı hırslarımızla, değer bilmezliğimizle mi daha çirkiniz, daha kötüyüz. Ben insan olarak düşünmeden söylemleri okuyunca, duyunca kendi adıma insanlığımdan ve rabbime karşı nankör olmaktan korkuyorum. Rabbim bana bu güzel dünyayı ve nimetlerini ikram ettiğin için öncelikle sana teşekkür ederim, güzel, sabırlı dünya beni de üzerindeki nimetlerinle ağırladığın için teşekkür ederim. Seni hor kullandıyam özür dilerim. İnsanlar birbirlerinden özür dilemek kadar diğer lerinden de özür dilemeliler bence.  Aşkları, dostlukları, arkadaşlıkları, sevgileri nasıl hunharca tüketiyorsak, dünyayı ve nimetlerini öyle tüketiyoruz. Bencilliklerimizi frenlemesini öğrenmek zorundayız. Her yaratılmış birbirine saygılı olmak zorunda. Hepimize yetecek kadar sonsuz hazinelerini sunan dünyayamıza haksızlık yapmayalım. Dünyam seni seviyorum, seni bana en güzel nimet olarak veren rabbimeme de teşekkür ediyorum.

Paylaşmak güzeldir

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Süre doldu. Lütfen kodu yenileyerek tekrar yazınız.

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.