Ey Yaradılmış

Kimi ekin eker,

Kimi ekin biçer.

Ekini bilmez,

Ekeni görmez,

Biçeni sormaz,

Oturduğu yerden ahkâm keser.

Ey yaradılmış!

Şöyle görmek için bir bak.

Bak ki göresin.

Ekmek dersin,

Pasta seversin,

Un serersin.

Unzurna demezsin,

Unzurnayı bilmezsin.

Ekini bilmeyen,

Ekeni görmeyen,

Biçeni sormayan,

Unzurnayı nasıl bilecek.

Unu marketlerde,

Zurnayı davulun yanında görürsün.

İşte zurnanın düt dediği yerdesin.

Dua

İnsan olmak duygusu yüreğimi acıtıyor .

Her canlı bir gün ölümü tadacak.

Ölende,öldürende bir gün ölecek.

Bir tarafta öldürme sevincini yaşayanlar,

Diğer tarafta ölümden kurtarmaya çalışanlar.

Dudaklarımda acı bükülüş,

Gözlerim de hüzün.

Yüreğim acıyor,dudaklarım suskun.

Mutsuzum.

Nasıl çelişkidir bu?

Zalimde insan,merhametlide insan.

Geceyi gündüze,

Gündüzü geceye çeviren.

Ölüden diri,

Diriden ölü çıkaran.

Varı yok eden,

Yoku var eden.

Sen herşeyi biliyorsun.

Kullarının feryatlarını duyansın,

Yüreğim acıyor,aklım suskun.

Merhametine muhtacız.

Bizlere merhamet et,

Bizleri bağışla.

Gücümüzün üstünde yük yükleme.

Senin bildiklerini bilemeyiz,

Senin gördüklerini göremeyiz.

Acılarımızı tada,hüzünlerimizi sevince,

Musibetleri hayra çevir.

Senin için hiç bir zorluk yoktur.