Canım Sıkkın

Beynimde bir çok birikmiş sözcük konvoy halinde sıraya dizilmişler evrene çıkmaya, yeni dostlarıyla buluşmaya çalışıyorlar. Sıkıştık, lütfen yollarımızı açın, yıllardır kıvrımlar arasında yok olup çürümeye terk edildik, kurtar bizi diyorlar. Onları özgürlüklerine kavuşturmak istedim, bir şeyleri eksik yapıyorum, yardımcım elbet eksikliklerimin ne olduğunu biliyor ve onları düzeltecek diyorum. Yazmaya  devam diyorum. Eksiklikler her ne iseniz şimdilik canımı sıktınız, ama size prim vermeyeceğimi bilmelisiniz. Beynimde sıraya girmiş sözcüklerimi evrendeki dostları ile buluşturacağım. Çünkü onlar bunu çoktan hakettiler, yıllarca beyin kıvrımları arasında sıkışıp kaldılar. Onları bedenimle toprağa gömülmelerine izin vermeyeceğim. Sizleri seviyorum sözcüklerim hep duygularımı, düşüncelerimi sizlerle paylaştım, şimdide sizlerin isteklerinizi yapmak borcum oldu diyorum. Borç yiğidin kamçısıdır, daha çok yazabilmek için sizlerle yola devam diyorum. Ne güzeldir şu sözcüklerimiz, bir teki ile bile nelerimizi bir anda anlatırız. Okumaya devam et “Canım Sıkkın”

Gözler

Sokakta yürürken bir an yanından geçen ya da karşıdan gelen birine tanımasanda bazen bir anda gözlerinle bakma hissi duyarsın, işte o anda o kişininde sana baktığını fark edersin, bu nasıl bir iletişimdir hep merak etmişimdir. Sözle veya her hangi bir hareketle iletişim değil bu, sadece gözlerin  aynı anda birbirine bakma isteği, önce hangisi bakıyor? ya da bu gözlerle karşılıklı hissetme nasıl oluşur hep merak etmişimdir. Çoğumuz bunu yaşarız ama üzerinde düşünme ve sorgulama yapmayız. Gözle kalbin hissetme duygu frekansı nasıl karşılıklı oluyor, tanımadığın hakkında hiç birşey bilmediğin kişi için? Biz insanların öğrenmesi gereken ne çok bilinmeyenler var. Herşeyi bildiğimizi düşündüğümüz anda, öyle birşey oluyor ki hiç birşey bilmediğimizi fark ediyoruz. Ben kimim, neyi ne kadar öğrendim, neler öğrenmem gerekiyor daha gibi sorular arka arkaya geliyor kendini tanımak ve kendine dönmek istediğinde. Dünyada görebildiklerimiz kadar göremediklerimiz var bunu biliyorum. Son televizyon haberlerinde arsenikte yaşayan organizmaların var olduğu söylendi. Ben kendime göre hiç şaşırmadım. Neden mi? Okumaya devam et “Gözler”