Seni uzaktan sevmek aşkların en güzeli… şarkısını hafif bir sesle mırıldanıyordu. Uzaktan sevmek… Neydi,nasıl bir duygu ile söylüyordu? Alıştım hasretine,gel desen gelemem ki… Hüzünlü bir sesle devam ediyordu söylemeye. Sevmek ve hasretinle bile vazgeçmemek demek gerçek sevgilerde hala var demek ki.
Görmediğimiz,ama bizi yaratanın var olduğuna kesin inandığımız için onuda sevmiyor muyuz? Sevmekten vaz geçiyor muyuz? Elbet bir gün buluşacağız, bu böyle yarım kalmayacak… şarkısınıda severek söylemez miyiz?
Sevmek için illa ki yanında,birlikte olmak gerekmiyor. Hasret, özlem sevgiyi yüceltiyor, daha mı değerli kılıyor ki?
Gerçek sevgiler için evet dedi, geçici sevgiler yanında da olsa biter. Şarkı söylemeyi bırakmış gözlerimde ki sorularımı cevaplandırıyordu. Gözlerimdeki soruları mırıldandığı şarkısının arasında fark etmişti, şarkı söylemeyi bırakmış,gözlerimde ki soruları cevaplandırıyordu.
İkimizde sustuk, denizin gece karanlığında sahile her vurduğunda çıkardığı sesi dinliyoruz. Denizin üzerinde deniz fenerinden gelen ışığın dalgalar üzerindeki dans edişini fark ediyoruz. Hafifçe muzip bir bakışla birbirimize baktık,
Deniz fenerinin ışığı gibi bizde dans etmeliydik dalgaların üzerinde. Gece sessizliğinde sadece kendimiz için dans etmeliydik,başka gözlerin sorgulamadığı,nasıl,niçin sorularının olmadığı su perilerinin hep yaptığı gibi. Koşarak
sahile indik.Çıplak ayaklarımızla kumlarda sevinçle zıplıyor,dönerek dans ediyor şarkı söylüyorduk,mutluyduk. Denize girecek,dalgalarla a dans edecektik. Kahkahalarla gülerek denize doğru koştuk , bir anda kimsin sen diyen arkadaşımın sesi etrafta çınladı.
Korkma, korkma diyen gür bir erkek sesi ile cevap veren biri ellerini tutmuş, benim aşkım diyordu. Arkadaşım yaprak gibi titriyordu,korkusu sevinç hıçkırıklarına dönmüştü birden.
Seni uzaktan sevmek aşkların en güzeli… şarkısı şimdi seni seviyorum,seni seviyorum,seni seviyorum…sana kavuştum şarkısı olmuştu bir anda.
Dalgaların üzerinde şimdi birlikte dans etmeliler ,şarkılarını birlikte söylemeliler,biten hasretlerinin tadını çıkarmalılar diyerek sessizce yanlarından ayrıldım.
Yakamozları seyretmek için avucuma kumları doldurdum,denizin hafif dalgalarının üstüne fırlattım,gece karanlığında,kumların içindeki o minik canlılar deniz suyunda ışıl,ışıl parıldıyorlar, ne güzeldi, yoruluncaya kadar kumları defalarca savurdum,savurdum,savurdum. Ben dalgalarla dans etmek için geldiğim denizde yakamozlar dans etmişti. Olsun birileri benim yerimi almıştı,işte nasılda mutluydular, kahkahaları,etrafa yayılıyordu.