Gece karanlığında sokaklarda insanların telaşlı gidiş,gelişleri arasında ,yüksek eski yeni sıra sıra dizilmiş binaların arasından hızlı yürüyenler, köşelerde bekleyenler, ve askerler herkes telaşlı, bir yerlere gitmek, isteyenler, onlara yol gösterenler.Dar bir koridordan askerlerin erkeklere hadi çabuk çıkın deyip onları korudorun sonundaki kapıdan itercesine çıkarmalarını görüyordum. Neydi bu telaş,anlamaya çalışıyorum.Bende onlar gibi yürümüyordum, iki göğsümüzün arasında iman tahtası diye bildiğimiz tıpta sternum dediğimiz ,hani tavukların göğüs kemiği dedikleri bölgemde bir yastık büyüklüğünde çok hafif , içinde hava olduğunu hissettiğim bir cisimle hiç zorluk çekmeden uçtuğumu, sokakların arasında gökyüzünden şehri, insanları seyrederek dolaştığımı görüyorum. Uçmak işini hep seviyorum ama bu gece ayrı güzeldi uçmak. Yürümekten daha kolay ve daha az yorucu,benzin derdi olmadan,trafik sıkıntısı olmadan, istediğin şekilde yükselme, alçalma, pikeler yapma,etrafı özgürce seyretme nasılda güzel bir duygu:)) İşte etrafı duvarlarla örülü, yemyeşil ağaçların dallarında beyaz, kırmızı ve farklı renklerde parlak top top çiçeklerden koparıyorum,kolye, yaka süsleri yapılıyormuş, inciler pırlantalar var üzerinde, nasılda parlıyorlar, kopardığımı bir kaç çiçeği elime alıyorum, dalından koparmaya kıyamıyorum bir anda dallarında kalsın istiyorum, kopardığım bir kaç beyaz çiçeğe bakıyorum, bunlar yeter diyorum.O ne, karşımda on beş on altı yaşlarında bir erkek çocuğu elindeki bu çiçeklerin beyazlarından hazırlanmış(ışık saçıyor)kolyeyi bana doğru uzatıyor,al diyor bunu al, kendin kopardığın çiçeklerle kolye yapmak için uğraşmana gerek yok. Burası cennet bahçesi diye düşünüyorum bir anda içimden, hiç uğraşmadan herşey dalında,ya da birileri tarafından ikram ediliyor. Dünya sıkıntılarından hiç eser yok,sessiz sakin ve herşey anında oluyor.Heyecanla birden uyandım, nasılda güzeldi uçmak,ağacın dalından o güzel ışıltılı çiçekleri, ve meyveleri koparmak. Rüya bile olsa bunu yaşamak çok güzel bir duyguydu.Hala etkisindeyim,çok güzel bir rüya olduğunu hissediyorum, mutluyum ,rüyalarımızı sevelim. Rüyalar gerçek olsa seni her an görürdüm şarkısının tam aksine iyi ki rüyalarımız var,iyi ki rüya görebiliyorum, gerçek yaşamdaki olumsuzluklardan bir an olsun güzelliklere uçmak nasılda iyi geliyor ruhuma.